1 Eylül 2014 Pazartesi

Ege Üniversitesi Hastanesi 34 hemşire alımı yapacak



Ege Üniversitesi Hastanesi bünyesinde çalıştırılmak üzere, 34 hemşire ve 3 sağlık teknikeri ile birlikte toplamda 37 personel alımı gerçekleştirilecek.


İlgili duyuru şu şekilde:
Sözleşmeli personel çalıştırılmasına ilişkin olarak 28 Haziran 2007 tarihli ve 26566 sayılı Resmi Gazete 'de yayımlanan esaslar ve 06.06.1978 tarih ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar ile ek ve değişikliklerine göre; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 4. maddesinin (B) fıkrasına göre Üniversitemiz Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezinde istihdam edilmek üzere (giderleri Döner Sermaye ve Özel bütçesinden karşılanacaktır.) KPSS (B) grubu puan sırasına konulmak kaydıyla alım yapılacak her bir unvan için aşağıda belirtilen boş sözleşmeli personel pozisyonunun yazılı ve / veya sözlü sınav yapılmaksızın puan sırasına göre sözleşmeli personel alınacaktır.
Atanmaya hak kazanan Sözleşmeli Personellerin tamamı Hastane Başhekimliği bünyesinde görevlendirilecek olup, vardiyalı ve nöbet usulü istihdam edileceklerdir.
Ege Üniversitesi Hemşire Alacak
Genel Şartlar:
a)Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak,
b)657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48'inci maddesinde belirtilen şartları taşımak,
c)Erkek adaylar için askerlik hizmetini yapmış, muaf veya tecilli olmak,
d)657 sayılı Kanunun 53 üncü maddesi hükümleri saklı kalmak kaydıyla görevini devamlı yapmasına engel olabilecek akıl hastalığı bulunmamak,
e)Lisans mezunları için 2014 yılı KPSS (B) grubu sınavından KPSS(P3),Ön Lisans mezunları için ise 2012 yılı KPSS(B) grubu sınavından KPSS(P93), puanı esas alınacaktır.
f)Herhangi bir Sosyal Güvenlik Kurumundan Emeklilik veya yaşlılık aylığı almıyor olmak.
İstenilen Belgeler:
1 - Başvuru Formu
2-Diploma veya Geçici Mezuniyet Belgesinin Aslı ve Fotokopisi
3-2 Adet Fotoğraf
5-KPSS sonuç belgesi
6-Kimlik Fotokopisi
7-Erkeklerde askerlik durumunu gösteren belge
Önemli Not:
a)5917 sayılı Kanunun 47. maddesinin 5. fıkrası a (2) bendi gereğince, sözleşmeli (4/B) olarak istihdam edilenler, hizmet sözleşmesi esaslarına aykırı hareket etmesi nedeniyle kurumlarmca sözleşmelerinin feshedilmesi veya sözleşme dönemi içerisinde Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenen istisnalar hariç sözleşmeyi tek taraflı feshetmeleri halinde, fesih tarihinden itibaren bir yıl geçmedikçe kuramların sözleşmeli personel pozisyonlarında istihdam edilemezler.
b)isteklilerin; ilanın gazete yayın tarihinden itibaren 15 gün içinde (mesai sonuna kadar) Kurumumuza ait  http://www.ege.edu.tr web web adresinde bulunan örnek başvuru formu ve istenilen belgeler ile birlikte Hastanemiz Sözleşmeli Personel Bürosuna şahsen müracaat etmeleri gerekmektedir. Eksik belge ibraz edenlerin müracaatları kabul edilmeyecektir.
c)İşe alınmaya hak kazananların isimleri, 2 iş günü içinde  http://www.ege.edu.tr web adresinde ilan edilecektir.
d)Yazılı ve/veya sözlü sınav yapılmaksızın KPSS(B) grubu puan sıralaması esas alınmak suretiyle başarılı bulunduğuhttp://www.ege.edu.tr web adresinde ilan edilen adayların göreve başlatılabilmesi için, sonuçların ilanından itibaren en geç 3 iş günü içerisinde Hastanemiz Sözleşmeli Personel Bürosuna şahsen başvurmaları gerekmektedir.
e)Müracaat sonunda adayların beyan ettikleri Kamu Personeli Seçme Sınav Sonuçları ÖSYM Başkanlığından Kurumumuz tarafından teyit edilecektir. Gerçeğe aykırı beyanda bulunan adayların müracaatları kabul edilmeyecek ve haklarında Genel Hükümlere göre işlem yapılacaktır.
f)Yapılacak değerlendirmelerde başarılı bulunarak göreve başlatılacak olanlar; sosyal güvenlik yönüyle, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunun 4/a hükümlerine tabi olacaklar ve istihdam edilecekleri birimlerde aynı sınıftaki diğer personelin tabi olduğu çalışma saat ve usulüne tabi olarak çalışacaklardır.
(g)Başarılı adayların listesi, işe başlamaları için gerekli evrak, başvuru zamanı ve yeri ile ilgili bilgilerin http://www.ege.edu.trweb adresinden takip edilmesi gerekmektedir, adaylara yazılı ya da sözlü ayrıca bir tebligat yapılmayacaktır
(h)Adayların posta yoluyla yapacakları başvurular kabul edilmeyecektir.
(i)Adaylar sadece bir pozisyon için başvuru yapabilirler.
Detaylı Bilgi İçin : (0232) 390 1852 - 390 1928
Geçtiğimiz günlerde çıkan haberlerde, İzmir'de Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanelerinde onlarca hemşirenin KPSS 2014/1 ile kamu kurum ve kuruluşlarına atanması nedeniyle hemşire açığı oluştuğu belirtilmiş, hatta bazı servislerin kapanma ile karşı karşıya kaldığı iddia edilmişti.

29 Ağustos 2014 Cuma

Hastaneler artık yeraltına iniyor 

Suriye'de rejimin sağlık merkezlerini hedef alması üzerine, muhalifler özellikle hava saldırılarından korunabilmek amacıyla hastaneleri yer altında inşa etmeye başladı.

Rejim birlikleri, Suriye'deki iç savaşın 4. yılında sivillerin yanında hastaneleri de hedef alıyor. Saldırılarda şimdiye kadar tedavi için hastaneye gelen yaralıların yanı sıra, birçok görevli doktor ve hemşire hayatını kaybetti.

Saldırıları karşısında hasta ve savaşta yaralananları tedavi etmek isteyen muhalifler, daha korunaklı olduğu için hastaneleri yer altına taşımaya başladı. Bu kapsamda Hama, Halep ve İdlib'e hemen hemen aynı mesafede başlayan hastane inşaatı devam ediyor.

Yaklaşık 2 aya bitirilmesi planlanan ve 3 bölümden oluşan hastane, yerin altına yapılıyor.

Bölgede herhangi bir sağlık kuruluşunun olmaması, çalışmaların önemini gözler önüne seriyor.  

Hama Bölgesi Tıbbi Komisyon sorumlularından Ebu Casim, AA muhabirine yaptığı açıklamada, rejim birliklerinin hastaneleri hedef almaya devam ettiğini söyledi.

Hama'da ciddi bir hastane olmadığını belirten Casim, durumu ağır yaralıların Türkiye'ye ulaşamadan hayatını kaybettiğini ifade etti.

Bu nedenle Hama, Halep ve İdlib'e eşit uzaklıkta bir bölgeye hastane yapmaya karar verdiklerini anlatan Ebu Casim, yerin altına inşa ettikleri sağlık merkezinin büyük bölümünün tamamlandığını vurguladı.

Hastanede günde 25-30 hasta kabul edileceğini dile getiren Ebu Casim, "Özellikle varil bombalarından korunmak için böyle bir hastane yapmaya karar verdik. Bir sağlık kuruluşunda olan hemen her şey 15 odalı bu hastanede olacak" dedi. 

Hastane tamamlanana kadar yakındaki bir merkezde sağlık hizmeti verildiğine işaret eden Casim, kendi imkanlarıyla kurdukları odada olası kimyasal saldırılara da müdahale ettiklerini kaydetti.

Casim, olası saldırılara karşı merkezin bitişiğine yer altı sığınağı inşa etkilerini aktardı.

Dağın içine hastane

Özellikle varil bombalı saldırılardan korunmak için yapılan hastanelerden biri de dağ oyularak inşa ediliyor.

Hama kırsalında bir dağın yaklaşık 20 metre altında maden kazar gibi hazırlanan odalardan oluşan hastanenin yaklaşık 4 aya tamamlanması bekleniyor.

Suriyeli işçiler tarafından tıpkı bir bina yapar gibi koridor ve odalar oyularak oluşturulan hastanenin bir bölümünün aynı zamanda sık sık elektrik kesintisi yaşanan ülkede ilaçları saklamak için soğuk hava depo olarak da kullanılması hedefleniyor.

Hama Bölgesi Tıbbi Komisyon sorumlularından doktor Ebu Abdurrahman da saldırılardan korunabilmek için dağı oyarak hastane inşa ettiklerini söyledi.

Bugüne kadar 160'ın üzerinde doktorun hayatını kaybettiğini belirten Abdurrahman, hastanenin faaliyete geçmesiyle gerek tedavi gören hastaların gerekse sağlık görevlilerinin daha güvende olacağını ifade etti.

Aylardır süren çalışma sonucu hastanenin koridor ve odalarının büyük oranda şekillendiğini vurgulayan  Abdurrahman, yaklaşık 4 aya kadar hizmete açmayı planladıkları hastanenin tamamlanması için desteğe ihtiyaçları olduğunu dile getirdi.

İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani ve Yardım Vakfı Suriye Koordinatörü Muhammed Yorgancıoğlu ise Suriye'deki hastane sıkıntısını yerinde incelediklerini söyledi.

Esed birliklerinin sağlık hizmeti veren her binayı vurduğunu ifade eden Yorgancıoğlu, bundan korunabilmek için farklı yöntemlere başvurulduğunu söyledi.

Hastanenin, kısıtlı imkanlarla yapılmaya çalışıldığını anlatan Yorgancıoğlu, kazılan alanın hastaneye dönüşmesine katkı sunduklarını kaydetti.

AA
Hemşirelerin görevini mobil cihazlar yapacak!

Goldmaster'ın TÜBİTAK onaylı projesiyle hastalar doktorun ayağına gitmekten kurtulacak. Tansiyon, kan, şeker gibi tahliller anında doktorun cebine gidecek.

Her alanda yaşanan teknolojik dönüşüm sağlık alanında da kendisini gösteriyor. Tüketici elektroniğinin güçlü yerel oyuncularından Golmaster, TÜBİTAK'tan onaylı projesiyle hastaları doktorun ayağına gitmekten kurtaracak. Goldmaster'ın geliştirdiği hasta takip sistemiyle hastaların kan, şeker, tansiyon, nabız ölçümleri anında doktorun cebine gelecek. Hemşirelerin yaptığı işi bundan böyle cihazların yapacağını belirten Goldamaster Genel Müdürü Sinan Bora, projenin hastanelerden büyük ilgi gördüğünü söyledi.
Bugüne kadar ithal ürünlere ağırlık veren Goldmaster, strateji değişikliğine gitti. Artık Uzak Doğu menşeili ithal ürünler yerine yerli üretime başlayan Goldmaster TÜBİTAK'ın da desteğiyle katma değeri yüksek ürünler üretecek. Sağlık alanındaki ürün ve hizmetlerde katma değerin yüksek olduğunu ifade eden Sinan Bora, “TÜBİTAK sağlık ürünlerininyerli olarak üretilmesine büyük destek veriyor. Biz de yerli üretim için TÜBİTAK'a başvurduk, kabul edildi. Sadece mal alıp satmak istemiyoruz, Ar-Ge de yapmak istiyoruz” dedi.

EVE VERİ MERKEZİ

Bu cihazları kullanarak hastaların uzaktan takibini sağlayan bir sistem üzerinde çalıştıklarını dile getiren Bora, projenin TÜBİTAK tarafından destek kapsamına alındığı kaydetti. Projeyi 2015 yılının sonunda hayata geçirmek istediklerini ifade eden Bora, şu bilgileri verdi: “Sistem hastanın verilerinin internet üzerinden doktora gitmesine dayanıyor. Hastanın kalp atış sayısı, tansiyonu, şekeri, EKG verileri, vücut sıcaklığı gibi veriler evde bir cihazda toplanacak. Yani tansiyon aletindeki veri bluetooth üzerinden cihaza aktarılacak. Bilgiler buradan otomatik olarak hastanenin doktorun cebine gidecek. Böylece hastanın doktorun ayağına gitmesine gerek kalmayacak. Doktor da anında müdahale edebilecek. Bu konuda ileride ihaleler açılacak. Şuan olsa hastaneler hemen kabul edecek.” 
Güvenlik sistemleri işine de girdiklerini anlatan Bora, yüz tanıma sistemlerini ticari amaçlı olarak kullanmak istediklerini bildirdi. Bora, “Yüz tanıma sistemlerini yazılım hazır. Mesela bu sistemi kurduğumuz bir esnaf dükkanın önünde geçen kişilerin kaç tanesinin kendi gerçek müşterisi olduğunu bilecek. Polis caddelerden geçenlerin kaç tanesinin sabıkalı olduğunu öğrenebilir, holiganlar statlara girmeden bu sistem sayesinde rahatlıkla tespit edilebilir” diye konuştu.

YERLİ ÜRETİME ELEKTRİKLİ SÜPÜRGEYLE BAŞLADI

Yaklaşık 3 yıl önce elektrikli ev aletleri sektörüne adım atan Goldmaster, mutfak eşyası işine de el attı.  Üretime elektrikli süpürgeden başlayan Goldmaster Genel Müdürü Sinan Bora, “Sırada mutfak robotu, saç kurutma makinesi ve ütü var. Şuan 7-8 ülkeye ihracat yapıyoruz. Yerli üretimle birlikte ihracat yaptığımız ülke sayısını 35-40 ülkeye çıkaracağız. Rusya'daki Türk ürünleri ihraç fuarına katılacağız. Hanımların en çok tercih ettiği bu ürünleri daha önce Çin'den ithal ediyorduk. Artık Çin ürünlerinden çıkıyoruz. Çünkü ithal ettiğiniz bir ürünü ihraç etmek çok zor” diye konuştu.

ANADOLU'DA TANINDIK

Seda Sayan marka farkındalığını artırdı
Seda Sayan serisiyle Anadolu'da marka bilinirliğini artırdıklarını belirten Sinan Bora, “Seda Sayan 1.5-2 yıllık bir anlaşmamız oldu. Şuan bitti. Bize çok faydası oldu. Seda Hanım ev kadınlarını çok yakından tanıyan bir isim. Tost makinesi, ekmek makinesi ve çaycı yaptık. Ürünlerimiz Malatya, Erzurum, Kayseri ve Gaziantep'te çok sattık” dedi.  Kadınlarla olan bağları koparmamak için züccaciye işine de girdiklerini anlatan Bora, 10 milyar liralık bir pazardan yüzde 2-3 pazar payı almayı hedeflediklerini kaydetti. 

HEDEF 100 BİN ADET SATIŞ

Dünyada enerji sıkıntısı yaşandığına değinen Sinan Bora, enerji alanında tasarruflu ürünlerin üretimine başladıklarını ifade etti. Sinan Bora, “LED pazarı 50 milyar dolarlık bir pazar ve yatırımlara aç. Gelecekte bütün aydınlatmalar LED'e dönüşecek” dedi. LED ampullerin enerji sarfiyatını yüzde 40-50 oranında azalttığını anlatan Bora, “Şu an ayda 5-10 bin adet satış yapıyoruz. Hedefimiz bunu 100 bine çıkarmak” diye konuştu. 

SÜRESİ DOLUNCA KAPANIYOR

Goldmaster Genel Müdürü Sinan Bora, ilk defa çocuklara özel tableti kendilerinin geliştirdiğini söyledi. Smartpad Kids adını verdikleri ürünün bir hafta önce raflarda yerini aldığını belirten Sinan Bora, “Tablette çocuklara özel uygulamalar bulunuyor. Tabletin en önemli özelliği ise ailelerin süre kısıtlamasına gidebilmesi. Fiyatı ise 349 lira” dedi. 
Doktorlar Suriye kampında çalışacak!

Sağlık Bakanlığı Suriye'deki savaştan kaçarak Türkiye'ye sığınan doktorları sınıra yakın kamplarda istihdam etmek için çalışma başlattı. Bir çoğu ihtisasını tamamlamış çok sayıda Suriyeli doktor, izin alamadığı için üç yıldır çalışamıyor.
Türkiye'de diplomaları tanınmayan Suriyeli doktorlardan bir kısmı kaçak olarak özel hastanelerde çalışmak ya da kaldıkları evlerde Suriyeli vatandaşlara hizmet vermek zorunda kalıyor. Sağlık Bakanlığı'nın kamplardaki sağlık hizmetlerini özel şirketlere devretmesiyle Suriyeli doktorların önündeki engel de kalkmış olacak.
yenişafak

Türkiye’de diyabet hastalığı korku yaratıyor!!!

Türkiye'nin, Avrupa ülkeleri arasında diyabetin en sık görüldüğü ülke olduğu belirtildi.

Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF) tarafından yayımlanan "6.  Diyabet Atlası"nda, Türkiye'dediyabet sıklığına ilişkin verilere yer verildi.

Dünya diyabet nüfusunun yaklaşık yarısının Çin, Hindistan ve ABD'de yaşadığı belirtilen atlastaki 2035 yılı tahminlerine göre, Türkiye'nin de diyabetin en çok görüleceği ilk 10 ülke arasına gireceği ifade ediliyor.

Türkiye'nin, ayrıca Avrupa'da diyabetin en sık görüldüğü ülke olarak gösterildiği Diyabet Atlası'nda, Türkiye'yi Rusya, Almanya, İspanya, Slovenya, Çek Cumhuriyeti, Avusturya, Danimarka, Macaristan ve İsviçre takip ediyor.

Obezite, diyabet riskini artırıyor

Atlasta, diyabette en önemli risk faktörü olarak obeziteye işaret edilirken, Türkiye'deki obezite oranlarında görülen artışa dikkat çekiliyor. Sağlık Bakanlığınca yürütülen ve 2014 yılında yayımlanan "Türkiye Çocukluk Çağı Şişmanlık Araştırması-2013 Raporu" sonuçlarının da yer aldığı atlasta, Türkiye'de 7-8 yaş grubu kız çocuklarının yüzde 21.6'sının, erkek çocuklarının da yüzde 23.3'ünün kilolu veya obez olduğunun saptandığına değinilerek, bunun gelecekte diyabet riski yaratabileceği vurgulanıyor.

Türkiye'de 7 milyondan fazla diyabetli hasta var

Sağlık Bakanlığınca yapılan Hane Halkı Araştırması'nda, 18 yaş ve üzeri kişilerde beyana dayalı olarak diyabet sıklığının yüzde 4.75 olarak bulunduğu ifade edilen atlasta,  diyabet sıklığının kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görüldüğünün altı çiziliyor.Diyabet sıklığında en yüksek oranın doğu, en düşük oranın ise kuzey bölgelerde yer alan illerde görüldüğüne işaret ediliyor.

Diyabetin Türkiye'de beklenenden de hızlı şekilde arttığının ve 20 yıl sonrası için öngörülen rakamlara şimdiden ulaştığının ortaya konulduğu belirtilen atlasta, geçen yıl Türkiye'de tespit edilen diyabetli hasta sayısının 7 milyondan fazla olduğuna dikkat çekiliyor.

Hastaların yaklaşık yarısının (3 milyon 383 bin kişi) 40-60 yaş aralığında olduğu ve 2013 yılı itibarıyla 18 bin 190 çocukta diyabet bulunduğu vurgulanan atlasta, "2013 yılında, Türkiye'de erişkin yaş grubundan 59 bin 786 kişinin diyabet ve diyabet ilişkili nedenlerle kaybedildiği" öngörülüyor.

Diyabet tedavisine ilişkin sağlık harcamaları

Diyabet tedavisine ilişkin sağlık harcamalarının da yer aldığı atlasta, Türkiye'de 2010 yılında diyabet nedeniyle kişi başı sağlık harcamasının ortalama 572 dolar olduğu ve geçen yıl bu rakamın 866 dolara ulaştığı ifade ediliyor.

Haziran 2007-Temmuz 2013 dönemi verilerinin ele alındığı çalışmada, 2008 yılından 2012 yılına kadar diyabetli kişi sayısının 2 milyon 514 bin 842 kişiden 5 milyon 217 bin 709 kişiye ulaşarak, yaklaşık 7 kat arttığının ortaya konulduğu atlasta, diyabete yapılan toplam harcamaların yüzde 74'ünün diyabete ilişkin kardiyovasküler hastalık, nöropati, diyabetik ayak, retinopati, nefropati gibi komplikasyonlardan kaynaklandığı bildiriliyor.